haksızlık

haksızlık
(-ği)
1) беспра́вие
2) несправедли́вость
3) беззако́ние, произво́л

haksızlık etmek или haksızlık yapmak — а) соверша́ть несправедли́вость, поступа́ть несправедли́во; б) чини́ть беззако́ние (произво́л)

hakşinas — а-п справедли́вый

hakşinaslık (-ği) — справедли́вость


Büyük Türk-Rus Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Нужен реферат?

Смотреть что такое "haksızlık" в других словарях:

  • haksızlık — is., ğı 1) Haksız olma durumu 2) Hak ve adalete aykırılık Sicil müdürü bu haksızlığa karşı köpürüyor. M. Ş. Esendal Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller haksızlık etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • haksızlık etmek — adalete aykırı davranmak, gadretmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hak yerini bulur (veya yerde kalmaz) — haksızlık er geç ortaya çıkar anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • BUTLAN — Haksızlık. Bâtıl olma. Boş ve abes olmak. Hak olmamak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • cevr — (A.) [ رﻮﺝ ] haksızlık, üzme, üzülme, zulüm. ♦ cevr etmek haksızlık etmek, üzmek, acı çektirmek …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • İ'TİSAF — Zulüm ve haksızlık etmek. Doğru yoldan ayrılmak. Haksızlık …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • Suat Suna — (* 26. Mai 1975 in Istanbul) ist ein türkischer Musiker. Sein Vater Mehmet Sait Suna war selbst Geigenspieler und hat seinem Sohn schon in frühen Jahren die Musik nahe gebracht. Suat Suna hatte das erste Mal mit vier Jahren eine Geige in der Hand …   Deutsch Wikipedia

  • Serdar Ortaç — est un chanteur de pop turc né le 16 février 1970 à Istanbul Sommaire 1 Discographie 1.1 Albums 1.2 Duos 2 …   Wikipédia en Français

  • bilmek — nsz, ir 1) Bir şeyi anlamış veya öğrenmiş bulunmak Bu adam, bilmek için öğrenmiş olmaya ihtiyacı olmayan, bildiğini bilen, bilmediğini de şıp diye sezen bambaşka bir insandır. H. Taner 2) i Bir bilim veya sanat dalında yeterli olmak Yani kısacası …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • butlan — is., huk., Ar. buṭlān 1) Batıl olma durumu 2) Geçersizlik, hükümsüzlük 3) Yanlışlık, haksızlık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gaddar — sf., Ar. ġaddār Acıması olmayan, başkalarına haksızlık eden, merhametsiz, katı yürekli, insafsız davranan, kıyıcı Onu sevenler, farkında olmadan acı, insafsız ve gaddar bir sevginin zindanı içinde eziyor, sıkıyor, boğuyorlardı. S. Ayverdi Atasözü …   Çağatay Osmanlı Sözlük


Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»